Ay Düğümleri Koç- Terazi Aksında

Yeni bir dönem başlıyor. Geride kalanın telafisi adına, var olanı düzeltmek adına, dengelenmek ve yolumuzu netleştirmek adına…
Ay düğümleri 12 Ocak 2025 e kadar kalacağı Koç-Terazi aksına geçiyor. Sistemin, kadersel olarak aldığımız yolun, buna vesile olacak değişim ve dönüşümlerin anahtarı olan Ay düğümleri yeni bir sayfa açıyor hayatlarımızda. Genel olarak toplumsal olan gelişmeleri ama tabi ki dalga dalga nasibimize düşeni de etkiliyor. Güney düğüm ödenecek bedelleri, halledilemediği için büyüyen ve tıkanıklık yaratan sorunları, kayıp ve arıza alanlarını işaret ediyor. İlgimizi, enerjimizi, zamanımızı, gayretimizi mecburen aktarmamız gereken ana arterleri belirler. Mecburen kısmı burada önemli zira biz bu gayreti ne şekilde ve neye yönelik göstermişsek bu dönem o şekilde yaşanıyor. Asıl fırsat alanı olan kuzey düğüm alanı için enerjimiz kalmayacak kadarını burada “mecburen” harcarsak -ki haklı gerekçelerimiz olabilir.  Sonrasında ödenecek bedeller her açıdan bizi yorabilir. GAD ile alakalı olan şeyler eskide kalmış, artık işe yaramayan ama yine de ısrar edip bırakamadığımız olan kalıpları işaret ediyor. KAD ise yeni geliştirilmesi gereken güçlü kas haline getirilecek olanı… İyi bir şekilde kullanmışsak zehir görevi göreni şifaya dönüştürecek bir panzehir gibi düşünebiliriz. Ama kullanamamışsak zehiri aldığımızla kalıp şifayı da rüyamızda görebiliriz.

GAD bildik ve alışılagelmiş olduğundan otomatik olarak yaptığımız şeyleri, yani düşünmeden kendiliğinden verdiğimiz tepki, aldığımız karar ve attığımız adımların temelini oluşturuyor. KAD ise sergileyebilmek, devreye sokmak, ifade etmek adına her türlü ezberi bozup bambaşka bir şekilde davranmaya gayret etmeyi gerektiriyor.

Bu dönemde geliştirilmesi gereken şeyler ve yönetilmesi gerekenler açısından ara sıra kendimize bazı sorular sormak iyi gelebilir:

  • Hangi konuda en çok uyum sağlama ihtiyacı duyuyoruz?
  • Bu uğurda şimdiye kadar ne tavizler verdik?
  • Dengeyi bulmak ve dengede kalmak adına nelerden vazgeçtik?
  • Ne zaman aslında kızgın ve tepkili olduğumuz bir konuda hiçbir şey yokmuş gibi yaptık?
  • Nerede ve kime karşı en çok “mış” gibi yapıyoruz?
  • Hangi konuda gerçek duygu ve düşüncelerimizi ifade etmekten kaçınıp samimiyetsiz davranıyoruz?
  • “Hayır” demekte ve sınırları çizmekte zorlandığımız için hayatımızda sayısını çoğalttığımız can yakan “evet” ler nelere vesile oluyor?
  • Kendimizi, istek ve ihtiyaçlarımızı ikinci plana atıp “ben” demeyi unutalı ne kadar oldu?
  • Kavgasından kaçtığımız dışta veremediğimiz için içimizde bir savaşa dönüşmüş olan mücadele konularımız neler?
  • Hayatı paylaştığımız ve dengede kalmak adına hep bizim taviz verdiğimiz ilişkiler nereye varıyor?
  • Sağlıklı ve huzur veren ilişkiler yaratmak adına sarf ettiğimiz yoğun çabanın karşılığında sağlıklı ve huzur ilişkilere sahip olabildik mi?
  • Kendi alanımızı ne kadar koruyabiliyoruz?
  • Kaba davranmak ile cesaretle kendini ifade etmek arasındaki farkı görebiliyor muyuz?
  • İkincisini yapamadığımız ve birincisinden kaçtığımız için sesimizi kesip oturmak zorunda kaldığımız durumlar ve ortamlar hangileri acaba?
  • Saldırmak ya da savunmak zorunda kaldığımız meseleler bizi neden bu kadar ürkütüyor?
  • Denge ve uyum adına bir şeyler olsun ya da olmasın diye inatlaşan tavırlar sessiz bir agresyona dönüşüyor olabilir mi?

Daha çok soru var aslında cevabını arayıp kendimizi geliştirmemiz gereken ama nihayetinde dönemin ana temasını anladınız siz 😉

KAD bu dönemde Mars yönetiminde. Savaşmak, mücadele etmek ve ön plana çıkmak, adım atmak, aksiyon almak, cesaret göstermek, girişimci olmak ile ilgili bir burç modu işaret ediyor. Güçlenmesi gereken taraf konular ile alakalı.  

Cesaret, özgüven, kararlılık, netlik, sesimizi yükseltmeden kendi merkezinde kalarak kendi duygu ve düşüncelerini hayatı paylaştıklarına ifade edebilme, susmak ve bağırarak anlatmak dışında kendini aktarmanın bir yolunu bulma adına eğer biz fırsatı kullanabilmişsek geliştirici bir süreç olacak. Ön plana çıkıp liderlik etmek adına her zamankinden daha fazla motivasyon depolamak gerekecek. Kararsızlık sebebiyle hareketi tetikleyemediğimiz konulara ivme kazandıracak kararlılık hali ve inisiyatif alma eğilimi artacak. Yani öyle olması gerekecek. Yine de bu değişimi tetikleyemediysek artık azıcık aşım, kaygısı başım, aman ağzımızın tadı kaçmasın, dengelerimiz bozulmasın, savaşmak zorunda kalmayalım diye ürettiğimiz çözümler, çözüm üretme aşamasını geciktirmeler bedel ödetecek sistem bize.

Bu kez bu aks değişimi bir yeniay ile ve Oğlak burcunun 29 derecesinde retro hareketinde olan Plüton ile kare açıda gerçekleşecek. Gerçekten de hepimizin hayatında bir şeylerin tamamen köklü olarak değişimini, defter kapatıp yeni defterler açmayı, değişim dönüşümün olmazsa olmaz gerekliliğini işaret ediyor yılın en önemli transitlerinden biri.

GAD yöneticisi Venüs’ün AD lere destekleyici açıları bu süreci kendiliğinden akan bir hale getirecek. Eğer diplomatik, nezaket içeren, uyum, denge ve işbirliği yaratma şansı veren her türlü imkanı doğru şekilde ve dozunda kullanabilmişsek her şeyi bir adım öteye, ön plana çıkaracak safhaya çıkarma şansımız olacak. Bu dönem bir savaş vermek, bir mücadeleye girmek, sahneye çıkmak, liderlik edip ilerleme kaydetmek istediğimiz bir konu olursa tavrımızın kendi merkezinde, özgüvenle hareket eden, potansiyelinin farkında, öngörülü, her şeyin ortasında arada kaynayan değil de merkezde parlayan olarak kalmayı, değilsek bile3 bunu sağlamayı bilmek önemli olacak.

Ay düğümlerinin Koç-Terazi aksından geçişinin hepimiz için hangi konuda en çok ihtiyacımız varsa o alanda, güzelliklere yer açacak dönüşümler yaratmasını ve ülkemiz açısından da hayırlı ve ileriye götürecek gelişmelere vesile olmasını gönülden dilerim.

Sevgilerimle
Dr. Samiye Özbaş Soysal

Daha önceki Ay düğümlerinin bu akstaki seyir tarihleri şöyle:

26 Aralık 2004-22 Haziran 2006

8 Mayıs 1986-2 Aralık 1987

6 Nisan 1986-5 Mayıs 1986

19 Ağustos 1967-19 Nisan 1969

26 Ocak 1949-26 Temmuz 1950