Ay Düğümü Transitleri – T.C. Haritasına Etkileri

Astroloji bilgisinden faydalanırken, Ay düğümü döngülerini takip edebilmek çok kıymetli bilgiler veriyor bizlere. 
Bu döngüleri sadece bireysel yaşamlarımızda değil ülkeler ve kurumların gelişim süreçlerinde de takip etmek çok önemli.
Bu konuya kısa spotlar halinde bakalım ve bizlere etkisini yorumlayalım şimdi.

***AY DÜĞÜMÜ DÖNGÜLERİ NASIL GERÇEKLEŞİR?
Ay düğümleri Zodyak’taki bir tam turunu yaklaşık 18,5 yılda tamamlıyor. Yani belli bir noktaya ya da aksa 18,5 yılda bir tekrar temas ediyor. Bu transitler, diğer gezegenlerin etkileri altında yaşanan durumların idrak edilmesine ve ruhsal hafızamıza duygu tesirleri şeklinde kaydedilmesine hizmet ediyor. 
Aynı olaylara benzer ya da farklı tepkiler verilmesi ve duygusal çıkarımlar yapılması da aslında bu var olan hazinemizde neleri daha önce biriktirdiğimizle alakalı. Geçmiş transitlerde neler yaşadığımıza, oradan ne çıkarımlarda bulunduğumuza, o noktalarda almamız gereken dersleri ve önlemleri alıp almadığımıza bakmak, bakabilmek çok önemli. 
Bazen bu yeni döngülerdeki yeni durumlar bize yeni yollar açar, bazen de sadece eskiden olanın şifasına hizmet eder. Bunlar iyi ihtimaller. 
Bir de bir önceki döngüde alınan ya da alınmayan kararların, sorumlulukların atılan ya da atılmayan adımların,  sonuçlarıyla yüzleşmek kısmı var ki en zor olanı da bu herhalde.
ESKİDEN GÖREMEDİĞİMİZİ VE YENİ İLE OLAN BAĞINI YENİ DÖNGÜDE GÖRMEYE ÇALIŞMAK ÇOK ÖNEMLİ.  Ancak ne yazık ki Ay düğümü transitleri genelde çok kabaca gözlemlendiğinden aslında ne kadar derin manalar içerdiği hep gözlerden kaçıyor. 

***ETKİLERİ NELERDİR?
Ay düğümü transitlerine, ruhsal yolculuğumuz sırasında, karmik ödevlerimizi yerine getirirken, asıl amacımızı, yolun ne olduğunu hatırlatan kadersel nitelikte kontrol noktaları olarak bakabiliriz. 
EVRENDEKİ BULUNUŞ AMACIMIZI GÖZLER ÖNÜNE SERER,  bunun gerçekleşebilmesi için GEREKEN OLAYLARI TETİKLER ve sonuçta yaşanacak olaylar karşısındaki iradeyi bize bırakırlar. Farkındalık artırırlar. Olgunlaşma ve bilinç ile yol alabilme şansı tanırlar.

***ŞU DÖNEMDEKİ AY DÜĞÜMLERİNİN BİZLERE VERDİĞİ MESAJLAR NELER?
Transit Ay düğümleri 12 Kasım 2015 den bu yana Başak-Balık aksında seyrediyor. 9 Mayıs 2017 ye kadar da bu aksta seyretmeye devam edecek. Genel etkileri hakkındaki yorumlarımı sizlerle sürecin başlangıcında paylaşmıştım. Detaylı olarak hatırlamak isteyenleriniz için tekrar paylaşıyorum.

http://www.astrokarmik.com/yazilar-makaleler/butune-hizmet-edecek-bozulmayan-bir-duzen-insa-etme-zamani

***KISACA ÖZETLEMEK GEREKİRSE BU DÖNEMDE HEPİMİZ İÇİN;
• Kaotik ve düzensiz ne varsa ele alınması ve derlenip toparlanması gerekecek.
• Mantık ve zekanın kullanılması; soyut olanın somutlaştırılması beklenecek.
• Duygusal yaklaşımların yerini çok daha gerçekçi olanlar alacak. Ya da eğer bu değişimi yaratamamışsak mevcut yaklaşım tarzımızın zararını her zamankinden daha çok deneyimleyeceğiz.
• Her şeyi olduğu gibi kabullenen ve sanki hiç kişisel iradesi yokmuş gibi davrananlar, gördüğü hataları tamamen görmezden gelenler,  yolunda gitmeyeni yoluna sokmak için hevesi olmayanlar, “nasıl olsa hiçbir şeyi değiştiremem” diye kendini kurban rolüne sokanlar bu süreçte epey zorlanacak. Zira gökyüzü bunun tam tersini işaret ediyor olacak. 
• “Böyle gelmiş böyle geçer bu dünya” diye tatlı tatlı mırıldananlar değil de, “ böyle gelmiş ancak biz çabalarsak böyle gitmez” diyenlerin sayısının artması önemli olacak. 
• Uykudan uyanma ve yapılabileceklere, gerekliliklere bakma zamanı olacak.
• Daha iyisini yaratmak ve var olanı ileriye taşımak adına bizim üzerimize düşen payın ne olduğunu görme fırsatı sunacak…
• Hayatın çaba sarf etmeden de aktığı, suların yolunu bulduğu inancının yerini artık “ancak çaba gösterirsen karşılığını alırsın” inancı alacak.
• KÖTÜ GİDEN, AKSAYAN VEYA ZARAR YARATAN ŞEYLER İÇİN BAŞKALARINI SUÇLAMANIN ÇARE OLMADIĞINI VE KONU HER NE OLURSA OLSUN KURBAN OLMADIĞIMIZI GÖRME ZAMANI OLACAK.
• BAŞKALARININ DUYGUSAL YÜKLERİNİ TAŞIMANIN NE KENDİMİZİ NE DE KARŞIMIZDAKİNİ HAFİFLETMEDİĞİNİ, GERÇEK HAFİFLİĞİN DERTLERE ORTAK OLARAK DEĞİL DE ÇARE OLARAK YARATILACAĞINI FARK EDECEĞİZ.
• Gelişmenin ve büyümenin durmakla değil de çalışarak elde edileceğini görmek, yapabileceğimize dair özgüven geliştirmek, vizyonlar edinmek, hayatımıza rutinler katmak gibi konularda öğrenmemiz ve geliştirmemiz gereken şeyler olduğunu fark edeceğiz.  
• Prensiplerin ve kuralların hayatımıza ne kadar çok düzen getirdiğini fark etmemiz gerekecek. Aksi durumda disiplinin azalması kaotik durumlara sebep olacak.
• En önemli sınavlar, öz disiplini geliştirmek konusunda olacak. 
• BU DÖNEM GENEL İTİBARİYLE YA SORUNLAR ÇIKTIKTAN SONRA BUNUNLA BAŞ ETME YA DA SORUN ÇIKMASIN DİYE NELER YAPMALI, HANGİ TEDBİRLERİ ALMALIYIZ ACABA DİYE SORGULAMA DÖNEMİ OLACAK.

***BU GENEL BİLGİLERİN ARKASINDAN GELELİM ARTIK ÜLKEMİZ AÇISINDAN BU SÜRECİN ETKİLERİNE;
Ülkemiz haritasında da Ay Düğümleri Başak-Balık aksında yer alıyor. Yani yukarıda bahsettiğim 18,5 yıllık döngülerden birini yaşıyoruz bu 1,5 yıllık süreçte. Gökyüzündeki Ay düğümleri haritamızdaki Ay düğümleri ile aynı aksta yer alacak. Ne kadar önemli ve kadersel olayları tetikleyen bir süreçte olduğumuz anlaşılıyor buna baktığımızda. 
Olayı sadece Kasım sonrası gözüyle görmeyip aslında milletin varoluş amacı ve bu toprakların kadersel planı olarak değerlendirdiğimizde, bu yolda ne kadar ilerlediğimiz ve önceki döngülerden bu yana ne kadar gelişim kaydettiğimiz konuları çok önem kazanıyor. 

Aslında şu an olan olayların geçmişte yaşanan olaylarla ve bizlerin o olaylar karşısındaki duruşumuzla çok ilgisi var. Geçmiş derken 1-2 yıllık bir geçmişten değil, örneğin bir önceki döngüdeki yaşananlardan bahsediyorum aslında. 

Evet bu 1,5 yıllık bir transit ancak TAM DA BU İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ GÜNLERDE Ay düğümleri T.C. haritasının MC ve IC aksına yani 4. Ve 10. Ev girişlerine oturmuş durumda. 

Bu sebepledir ki bir süredir aslında ülkenin yönetsel kademelerini, yönetim anlayışını ve bunlardaki değişimleri ön plana çıkaran bir takım gelişmeler gündeme geliyor.
Cumhuriyet ve demokrasi kavramları sorgulanıyor ve hiç tartışılmaz diye gördüğümüz kavramlar masaya yatırılmış durumda.  
Taraf durumları giderek artan bir hızla ilerliyor ve kutuplaşma safhasına varıyor ne yazık ki. 
Her kutup kendi idrak seviyesine uygun şekilde değerlendiriyor durumları. 
Bu nedenle de herkes kendi bakış açısının en mantıklı olduğunu, diğer tarafın derin bir uykuda olduğunu düşünüyor. 
Hissi davranışlar ve dürtüsel tepkiler, gerçeklik algımızı değiştiriyor. İllüzyonların ortasında kaldığımızı hissediyoruz. 
Ve olaylar ilerledikçe artık mantıklı düşünmek ve çözüm üretmek konusunda da becerimizi iyiden iyiye yitirdiğimizi görüyoruz. 

Oysa biliyoruz ki millet olarak  bizlerin asıl öğrenmemiz gereken şeylerden biri de bu aslında. NEYE İNANIYORSAK İNANALIM, KÖRLEMESİNE OLAN BİR İNANCIN PEŞİNDEN GİTMEYİP BU İNANCI BİLGİYLE YOĞURMAYI ÖĞRENMEMİZ GEREKİYOR. Olayla olay olmayıp, kurban olmaktan, arabesk bir enerjiden, acıdan beslenmekten uzak durmamız çoook önemli.  Eğitimi önemsememiz ve bilginin peşinden gitmemiz gerekiyor. Mantıksal olanı ancak bu şekilde yaratabileceğimizi işaret ediyor ülkemiz haritası…

Geçmişimize baktığımızda büyük önder ve yüce ruh Atatürk hep bizlere bu yolda yürüyelim diye rehberlik etmiş ve pek çok kereler bunu işaret edecek sözler dile getirmiştir. Örneğin;
“Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir… Türk milleti milli birlik ve beraberlik içerisinde güçlükleri yenmesini bilmiştir” demiştir. 

Peki bizler ne yapmışız, geldiğimiz noktada mantık, zeka ve çalışkanlık adına ne kadar yol almışız soruları ile ilgili yorumları sizlere bırakıyorum. Ancak bu yorumları yaparken lütfen kendinizi de masaya yatırın. Yargılı ve kayırmacı nitelikte değil de gerçekten de objektif bakış açısı ile gözlemleyin şu anki ülkemizin durumunu…

CEVABINIZ HER NE OLURSA OLSUN, ÖYLE YA DA BÖYLE BİZLER ŞU İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ DÖNEMDE ÜLKE VE MİLLET OLARAK, BU TOPRAKLARIN MİSYONUNU YERİNE GETİRME ZAMANINDAYIZ.  

Transit Güney Ay düğümünün ülkenin hükümet, yönetim ve itibar konularını ilgilendiren alanında.  Bir şeylerin değişmesi ve bunlara dair girişimler söz konusu olacak. 
YANİ MEVCUT HÜKÜMETİ DEVİRMEYE YÖNELİK GİRİŞİM DE, YÖNETİM BİÇİMİNİ DEĞİŞTİREREK BAŞKANLIK SİSTEMİNİ GETİRMEK DE BU ETKİLER ALTINDA YAŞANIYOR. 

Bugünlerde Güney Ay düğümünün natal Uranüs ile kavuşumda olması da özgürlüklerin kısıtlanması ya da yok edilmesi anlamı taşıyor. Bu transit dengelerin sarsılması ve tekrar stabiliteyi sağlamakta zorlanma ile kendini belli ediyor. Buradan gelen sürpriz ve beklenmedik olaylar kuvvetle muhtemel tatsız nitelikte olacaktır. Bir şeylerin değişmesi gerekliliği fark edilecektir mutlaka ancak öz kavramındaki değişime gerek duyulan hedef noktaları tespit etmekte zorlanma söz konusudur. 

Bu durum aslında tam da ülkemizin ve milletimizin içinde bulunduğu durumu açıklıyor değil mi? Skandallar, kayıplar, imaj yaraları, toplumsal değerlerin hiçe sayılması ve özgürleşme ve değişimi yaratma arzusunun yıkıcı nitelikte ortaya çıkışı da yaşanabilir. Ki yaşanıyor. Geçmişle olan bağların parçalayıp yok edercesine, radikal biçimde koparılması riski verir. Ki bu da şu an adım adım gerçekleşiyor.

***BUNU YORUMLAMAK ADINA ESKİ AY DÜĞÜMÜ DÖNGÜLERİNDE NELER YAŞANMIŞ BİR DE ONLARA BAKALIM. 

Yıl 1997 aylardan Aralık… Tam da transit Ay düğümleri şu an bulunduğu konumunda…

Recep Tayyip Erdoğan davet üzerine gittiği Siirt’te, miting sırasında Ziya Gökalp’in 1912 yılında Balkan Savaşı için yazdığı Asker Duası’nın değiştirilmiş bir versiyonu ile; orduyu öven dizeyi söylemeden yerine 
“MİNARELER SÜNGÜ KUBBELER MİĞFER 
CAMİLER KIŞLAMIZ MÜMİNLER ASKER,” 
mısralarını ekledi ve bu nedenle aynı ay içinde Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde yargılanmaya başlandı. 

*** Şu andaki darbe girişimi sonrasında yaşanan olaylar, halkın bir kısmının bu işi bir cihat meselesi olarak görmesi, gencecik askerlerin linç edilmesi, suçun ya da suçsuzluğun inancınıza bağlı olacak şekilde değişkenlik göstermesi,  yönetim adına yapılanlarının mazur görülmesi,  din konusunun hem suç hem de suçlama adına kötüye kullanılması, sürekli devam eden ve algılara hitap eden ezan sesleri, halk hareketinin yönetiminin camiler aracılığıyla yönlendirilmiş olması, bu mısralarda tam da bir önceki Ay düğümü döngüsünde söylenen şeylerin nasıl bir şey olduğunu şeklen görmemize sebep oldu.

Çok dramatik değil mi? İşte tam da yukarıda bahsettiğim şey: “Bir de bir önceki döngüde alınan ya da alınmayan kararların, sorumlulukların atılan ya da atılmayan adımların,  sonuçlarıyla yüzleşmek kısmı var ki en zor olanı da bu herhalde. “ 

Yılsonuna kadar kadersel tesirler ve değişim, dönüşümler devam edecek. 

ARTIK ÖZÜMÜZE DÖNME, MİLLET OLARAK NELER YAPMAMIZ GEREKTİĞİNİ HATIRLAMA DÖNEMİNDEYİZ!!!

BU DÖNGÜDE YAŞANANLARI DEĞIŞTIRME ŞANSIMIZ OLMASA BILE BIR SONRAKI DÖNGÜNÜN TEMELLERINI ATMA VE MEVCUT DURUMU DEĞERLENDIRMEK ADINA PLANLI VE PROGRAMLI ŞEKILDE DISIPLINE OLMA, HAREKETE GEÇME ZAMANINDAYIZ.

Umarım bu sürecin devamını ve yeni dönemin görevlerini layıkıyla yerine getirir ve atalarımıza layık bir toplum olmak adına gereken gayreti gösterebiliriz.

AYDINLIK YARINLAR, BİLGİ, EĞİTİM, MANTIK, SAĞDUYU, DİSİPLİN, ÇALIŞKANLIK, HİZMET BİLİNCİ, ÜRETKENLİK VE BUNLARA TEMEL OLUŞTURACAK OLAN, DAHA İYİYİ YARATABİLME İNANCI VE KURBAN OLMADIĞIMIZI KABUL ETMEK SAYESİNDE GELECEK!!! 

İlerleyen dönemlerde bu sürecin geleceği ile ilgili yorumlarımı sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.

Umut ve sevgiyle…

Samiye Özbaş Soysal

17.7.2016


© Astrokarmik. Tüm hakları Dr. Samiye Özbaş Soysal’a aittir. Hiç bir şekilde izin almadan ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.